20.10.2025

Son iki jam, birer gün arayla gerçekten inanılmazdı. Fadista'nın harika sesi bana bir senfonik metal grubumuz olsaymış Nightwish ayarında olacakmışız izlenimi verdi. Kesinlikle daha çok bu tarz jam'ler yapmalıyız.

İlk oturumda socool ile çaldık. Hollanda'dan bir basçı arkadaşımı çağırdım falan dedi. Kendisi zaten buraların müdavimi Michel_bass imiş. Çok güçlü bir bas tonu var, her zaman uygun çalar, hiç üzmez. Socool'dan yana şikayetlerim artıyor. loop'lar çok ama çok uzun süre açık kalıyor ve devamlı farklı progresyonlar denemek istiyor gibi. Jazz'cı arkadaşlar kadar tutucu değil ama bu ortamda mevzunun progresyonlarla gelişeceğini düşünmek bana pek mantıklı gelmiyor çünkü bpi ile sınırlıyız.

Ayrıca akor yürüyüşlerinin belli bir limiti var, yani elbette sınırlıdır demiyorum ama temel belli başlı takip edilebilecek progresyonların belli kalıpları var. Bu tarz doğaçlama ortamında yaratıcılığı artıran mümkün olduğunca çerçevenin ince çizilmesi ve içerisine insanların duyarak hissederek tuşeleri ve tonları ile ruhlarını katması ile mümkün.

Zaten müzikte sonsuzluk fikrinin bu tarz dokunuşlarla ilgili olduğunu düşünmekteyim. Yoksa teorik olarak en ilginç, sofistike müzik türlerinde bir türlü yerli yerine oturmayan parça da budur. Yaratıcılığın bu bağlamda bir formülü, progresyonu olabilseydi zaten işimiz kolay olurdu.

20251020_1450-soocoolforlisten-Fadista-KeysRockTribe-Michel_bass (47 06 - 49 09).mp3

Mesela burada bir önceki loop'tan kopmaya çalışıyoruz. Hala en arkadaki akorların bir yerden sonra çerçeveyi bütün tutmak yerine zorladığını duyabilirsiniz. Bunu 32 bpi olarak ayarlamak da genelde iyi sonuç vermiyor. Fazladan akor yürüyüşü eklemek için böyle yapıyorlar ama yapılan bu loop bir saat arkada aynı şekilde tekrar ediyor.

Ben bunun yerine ikişer akor ya da notanın daha fazla alan yarattığını ve üst üste eklenerek geliştirilmesinin ve kesintisiz değiştirilmesinin çok daha mantıklı olduğunu düşünüyorum. Bu şekilde yapılan jam'ler çok daha yaratıcılık ve ifade alanı tanıyor. Aksi durumda herkes belli çerçeveye hapsoluyor, geliştirilme şansı tanınmıyor ve o bölümü keserek bitirmek demek tüm ilhamın kesintiye uğraması demek.

Halbuki tüm mevzu, aynı akışta olmak ve beyinlerin aynı ritimde bir arada olurken başka sesler duymaya başlaması. Herkesin aynı anda senkronize olduğu bu melodik dünyada öte dünyadan sesler duyup üzerine ekleme meselesi bence en hayati nokta. Aksi durumda akorlarla elimiz kolumuz bağlanır. 

Fadista'nın vokalleri burada sonraki bölümler için sadece ısınma diyebilirim. Michel_bass çalarken kesinti yapmış, kestiğim bölümleri tekrar etmek zorunda kaldım. Muhtemelen başka bir işi vardı, çalımı ile ilgili değil.

Benim loop olarak 12 telli klasik gitar sesini üzerine trompet solo eklemem var. Pianoteq yazılımındaki bu 12 telli klasik gitar sesini çok sık kullanıyorum. Sesi akordiyonu andırıyor, o yüzden advanced search bölümünde hala unknown olarak seçili.

20251020_1550-KeysRockTribe-Fadista-soocoolforlisten-Michel_bass (14 06 - 16 38).mp3

Yukarda uzun uzun açıkladığım mevzunun başka bir örneği oldu. Buradaki temel loop'lar socool'un  reggae ısrarı ile açtığı loop üzerine eklenmiş fazla hüzünlü birkaç akorla ilgili. Yine alttaki havadan kopuş var. Normalde böyle bir alan yaratmıyor, belki burada zıtların yarattığı bir ilginçlik olabilir, yani tamamen bundan şikayet edemem ama yine de garip.

Daha sonra kendisi bu melodilere vokal ekliyor. Ardından Fadista'nın şu ana kadar duyduğum en kalın tondaki sesini duyuyoruz. Bu jam'de resmen tüm ses aralığını kullandı.

20251020_1615-soocoolforlisten-KeysRockTribe-Fadista-Michel_bass-markshwedow (05 36 - 08 08).mp3

İlk satırlarda bahsettiğim senfonik ögeler, Fadista'nın inanılmaz vokali olduğu bölüm. Tabii senfonik metal yerine orta çağ avrupa müziği şeklinde, böylesini de çok seviyorum. Bölüm öncesi harpsichord sesini bu tarz için açmıştım. Ukrayna'dan markshwedow ilginç eklemeler yapıyor, daha sonra ilginç sesler de ekledi. Onun nickini ilk kez görüyorum.

Bu türde yaptığımız bölümden birkaç tane daha mp3 ekleyebilirdim ama maalesef socool'un gitarlar biraz o güzel bölümleri boğmuş. Davul sesleri ile aynı kanalda olduğu için editleyemediğim için eklemedim.

20251020_2257-slick-pipax-KeysRockTribe (07 36 - 09 36).mp3

Günün ikinci ve son kısmı günlerdir yolunu gözlediğim sevgili slick hocamlaydı. Bir anlamda slick hocam ile zikir seansları gibi oldu. Bonus olarak pipax vardı. Ben odaya bağlanırken onun olduğunu görmedim. Genelde odadakilere bağlanıp bağlanıyorum.

Aramızda bir husumet yok elbette, gayet uyumlu çaldık diyebilirim.

20251020_2257-slick-pipax-KeysRockTribe-Catelo (24 12 - 30 00).mp3

Zikir bölümü burada başlıyor. Arkada tekrar eden bölüm yine çok uzun süre aynı kalan bölüm ama burada farklı bir yere evriliyor. Bunun nedeni slick'in daha çok ritim ekseni ile düşünüyor olması.

O yüzden böyle bir alana gelebiliyoruz. Bu mp3 tek başına dinleyince bunu fark etmek zor ama bir önceki melodinin 30-40 dakika sonra böyle bir yere dönüştüğünü hayal edince durumun ilginç olduğunu görebilirsiniz.

Burada slick ataklarda biraz kaçırmış, sanırım fazla coştu ondan olabilir, bilemiyorum. Normalde tekrar eden davul ritimleri üzerine bir de ayrıca çaldığını düşünüyorum.

Onun üzerine bu bölümdeki başlangıçta Arjantinden Catelo gitarları ekledi, uyumluydu. O nedense artık vokallerle katılmıyor. Sesi harikadır.

Basçı eksikliği çok hissediliyor, geçen sefer benzer zikir müziğinde Portekizden harika bir basçı vardı.

Bölüm sonu uzaya doğru çıkıyoruz, nerden nereye geldik gibi. Beş dakika içinde bu kadar fazla değişiklik nadiren oluyor. Hep sevgili slick'in coşkusunu takip etmemle ilgili.

20251020_2257-slick-pipax-KeysRockTribe (32 36 - 35 24).mp3

Bu da bonus track, normalde cyanite ai beş tane analize izin verdiği için beş tane ile sınırlamaya çalışıyorum ama bu mp3 eklemesem içimde kalırdı. Muhtemelen slick çıkacaktı, loop'unu kapattı ama bir baktım pipax metalik sesler çıkartıyor, ona uygun klavyeden ses seçip bir loop aldım, alttaki melodi o. Onun üzerine delirmeceler şeklinde devam ettik, çok kısa anda böyle bir değişiklik beklemiyordum, hoş ve şaşırtıcıydı. Keşke bas olsaydı dedim yine.

Son olarak ilginç bir an paylaşmak isterim. Sevgili pipax slick'e davulun sesini aç falan diyor. Bildiğim kadarıyla slick ve pipax en az 15 yıldır burada çalıyor. Acaba hiç mi şimdiye kadar konuşmadılar ya da hiç mi slick'in davul seslerini açmadığının farkında değil. Müzikle harika iletişim yakalanan bir ortamda insani ilişkiler o kadar sınırlı ki her seferinde hayret ediyorum.

Yani slick neden böyle tercih ediyor bilemiyorum. Belki miksi daha kolay diye ya da kendi tarafında böyle ayarlı, ben bir iki kere söyledikten sonra artık söylemeyi bıraktım. Çalarken onun kanalının sesini artırıyorum, mp3'lerde de track dosyasını indirip editliyorum. Eskiden böyle yapmıyordum.