29.04.2023

Karmakarışık bir gün... Bir taraftan harika melodiler vardı, diğer taraftan inanılmaz kötü ses dengeleri, aynı şeyleri söylemekten yorulduğumu fark ettim. Bu biraz üzücü ya önce kesitleri ekleyeyim sonra biraz içimi dökeceğim.

Sadece HammerOn ile olan bölümleri ekledim. Her seferinde yaptığı müziğe hayran oluyorum, çaldığı melodiler resmen aklımdaki melodiler gibi, hatta ben bağlanmadan kısa bir süre önce ben mi çaldım, o mu çaldı diye şüpheye düştüm.

Bu kesitten bahsediyorum. 32 dakikadan kısa bir süre önce ben bağlanıyorum ama 28. dakikada çalınan melodiler de sanki ben çalıyormuşum gibi geldi, çok beğendim. Ben burada sadece flüt sesini ekliyorum, diğer tüm sesler onun.

Burada ud sesleri ve efektli lavta sesleri de ekledim, son kısımda flütle ud şeklinde eklemeler de oldu. Burada melodiler biraz farklılaşmış ama bu bile inanılmaz bir çeşitlilik gibi, benim melodiler biraz daha orta doğu kıvamında ama duyup algılayıp o da cevap vermiş. İnanılmaz! Gitar resmen ağlıyor.

---

Buraya kadar her şey güzel ama gün bundan çok daha fazlaydı, seçtiklerim de aslında fazlaydı ama sesler inanılmaz karışık, zaten son kısımda artık ben de mute etmeye başladım, gelip ses ayarı ve çalınan ile uyumluluk konusu dikkat edilmeden sadece çalıyorlar, nickleri yazıp arkalarından konuşmak istemiyorum artık, defalarca buraya yazdım zaten o kısımları eklemeyeceğim.

Neden bunu yaptıklarını anlamıyorum, trollük olabilir mi gerçekten? İnsan böyle bir trollük için neden vakit harcasın ki? Kendilerince iyi olduğunu düşünüyorlar, büyük olasılıkla böyle, peki karşı taraftan tepki gelince acaba bir hata olabilir mi diye düşünmemek neden? Sürdürmek neden? Anlamıyorum! Bu NINJAM için bir hastalık gibi, insanlar bu yüzden uzaklaşmış olabilir.

Kendi özel odalarında takılıyor olabilirler, bunlarla uğraşmaktansa bir taraftan bu mantıklı olabilir ama diğer taraftan işin daha üzücü kısmı şu, bu çalışmada olduğu gibi melodilerinin inanılmaz olduğu, resmen birbirimizin beynini okuduğumuz arkadaşlar var. Yani bilemiyorum bu tek taraflı bir şey mi? Ama çıkan doğaçlamalar bunun tek taraflı olamayacağını gösteriyor...

Tamam bu harika bir şey ama böyle düşünen insanlardan büyük bir kısmını telegram'a katılmaya ikna edemedim, katılanlar da takip etmiyor ya da umursamıyor. Bu beni ciddi anlamda karamsarlığa sürüklüyor çünkü belki de hepsi sadece benim kuruntum anlamına gelebiliyor.

Adamlar sadece hafif çakır keyif gelip iki tıngırdatmanın ötesini düşünmüyorlar ve ben onlara ruhani bir anlam yüklüyorum, bu her zaman ihtimal dahilinde ve böyle hissedince bir taraftan üzülüyorum, diğer taraftan da onarılması zor bir tiksinti duygusu içimi kaplıyor.

Yine de seslere inanıyorum, bugün eklediğim melodileri dinlerken bunları yazıyorum. Bu melodilerin bir anlamı olmalı, sadece rastgele denk gelmiş ve öylesine eğlenmek için çalınmış şeyler olmamalı.

İşte bunu sağlayabilmek için iletişimde kalabilmemiz gerekiyor. Yani bu kadar temel ve o kadar makul bir şey ki insanlara hala bunu açıklamaya çalıştığıma inanamıyorum. O  yüzden tekrar tekrar dönüp yoksa sadece hepsi benim onlara yüklediğim anlam mı? Diye düşünüp üzülüyorum.

Umarım böyle değildir, umarım seslere inanan insanlardır. Seslerin ve dolayısıyla müziğin geri kalan her şeyin ötesinde bir yere ulaştığı bir bütünlüğe erişebiliriz. Buna inanan insanlar gördükçe moralim düzeliyor, yaptıklarımızın boşa gitmediğini görüyorum ama tersi olunca... Basit bir telegram grubunun bile ilerlemediğini görünce moralim bozuluyor. Hala yok telegram şöyle kötü diye tartışabiliyoruz. Yahu benim derdim telegram falan değil, en pratik telegram olduğu için onu önermiştim. Daha pratiği varsa ya da başka bir iletişim kanalı açmak isterseniz ona da açık olduğunu çok kez ifade ettim ama ya kendimi anlatamıyorum ya tercüme yetersiz geliyor ya da en kötü ihtimal, tüm bunlar sadece benim için önemli!

Umarım bahsettiğim önem sıralamasını kafasında oturtmuş arkadaşlarla karşılaşırım, sadece harika bir müziği birlikte oluşturmak maalesef yeterli değil çünkü öncelikle müzik sadece bir araç, aktardığı şeylerin ortak bir inancı içermesi gerekiyor. Ayrıca harika olan bir şeyi düzenli şekilde yapabilmek için de bu kadar çabalamak çok anlamsız, bunu herkesin aynı ölçüde arıyor olması gerek. En azından böyle hisseden herkesin...

Onun yerine sadece kafayı bulduktan sonra bir NINJAM odasına bağlanıp öylesine takılmak tercih ediyor, gerçekten anlamıyorum. Neyse çok uzattım, kimse bunu düzgün çevirip anlayamaz, Türkçe okuyacak arkadaşlardan bu konuda umudu keseli çok oldu, o konuda bir doğaçlama müzik grubu çalışmalarımız devam ediyor, yani umarım sağlıklı şekilde ilerler ama eninde sonunda NINJAM ortamında çalacağımız için yukarda söylediklerim hala geçerliliğini koruyor. 

Tüm bunların dünyanın geri kalanındaki bireyselleşmeye inat gerçekleşen kolektif çalışmalar olduğunu da anlayabilmiş olduklarını düşünmek istiyorum ama sanırım öyle değil. Herkes bir sosyal ağda yayın açıp bir şeyler kazanma derdine düşmüş gibi görünüyor, ruh karartıcı bir sonuç. Hiçbir çıkarı olmadığı halde ruhlar senkronize olup bir akışa geçebiliyor, bunun organize olması ve artarak sürdürülmesi haricinde ne gibi bir çıkarımız olabilir ki? Zaten maddi bir kazanç devreye girse NINJAM diye bir şey kalmaz, kimse melodilerini diğerine vermez. Bu yüzden de belki hiç ilerlemeyecek bir proje, belki bu yüzden de ciddi kimse burada takılmıyor. Neyse!

Umarım kendimi ifade edebilmişimdir, dün gibi harika bir gün sonunda böyle hissettiğim için üzgünüm. Bu aynı zamanda ruhsuz dünyanın gidişatına bakıp içimin kararmasıyla da ilgili, her tarafta aynı hastalık var gibi ve bu dünyada kendimize ait minik bir alanımız olsun isterken hala bunu anladığını düşündüğüm arkadaşlardan beklemediğim tepkilerle karşılaşıyorum!